28 Şubat 2014 Cuma

Mavi Çocuk

Ağrılardan bir dağ geldi oturdu ömrümüze…
Ama sen masal kuşlarını küstürme. Onlar getirecek güneşi, karanlık göğümüze… Tükenme! Su durur, Ay unutur. Bakışsız kalır deniz, mavisi solar mehtapsız kalır aşıklar…Tükenme! Çarpa çarpa kırar boynunu serçeler, göğsümün kafesinde. Ritmini yitirir solumdaki kan gülükurur orada… Öylece… Kara çocuk… Tükenme! Kırılan kemik… Atomlarına ayrılan biblo, tuz ve nar aşkına! Yani ki, kanayan kolumuz kanadımız, adımlarımız… dağılan avuç içi haritamız aşkına! Bitme!- Ki olmaz… Olmaz böyle dağılmak. Sevgilinin saçları rüzgarda dağılır örneğin. Bir çocuk gülümser, bulutlar dağılır örneğin…Yok. değil bu benim bildiğim, dağılmak… Kırılmak… Ağrımak… Başka.  Dünya adaletsiz çocuk… Dünya zorba. Belki eşitleniriz bir gün aşkla!!! Bu kekeme, toz ve duman şarkıyı iyi belle;-Öyle durdum ki sana, demirim pas içinde. İçime susmaktan, derinde besmelem, yosun içinde. Besmelem ki… Dağılan… Kırılan… Ağrıyan… Kara çocuk. Buna “amin” de. Kalk! Al göğüme bıraktığın yağmurları. Al bu satırları…-Ah yetmiyor… Yetmiyor hiç bir sözcük iyileştirmeye… Bir hayali yeniden kurmak için söz sırası ellerimizde. Ama ellerin senin, Yok!  Ellerin gibisi de yok… Kıpırda! Yürüdükçe sancıyan bir yolu geçeceğiz birlikte.  Ve baharın yeşilini akıtacağım, incinmiş bilek gibi bakan gözlerine…Değil bu… solmanın sırası hiç değil… Düşüp de kalmanın, yıldız saymanın…Durma! Adı illa ki umut olan bir çağa tay gibi koşmak gerektir. Un ufak olsa da sol yanımız, kara çocuk, sevdayla…

26 Şubat 2014 Çarşamba

Dünya Kupası

Futbola olan düşkünlüğümü bilen bilir. Forma koleksiyonum, yurtdışı seyahatlerimi ve haftasonlarımı mümkünse maç organiazsonlarıyla süsleyen bir bayan taraftar olarak tribünlerdeki yerim de hazırdır !
Spor organizasyonlarını takip eden kesim olarak kazanılan madalya, kupa ve maç bileti koleksiyonları, herzaman dikkatimizi çekmiştir. Dokunamasak bile görmek veya hatırasını saklayabilmek adına sadece resmini çekmek bile gayet doğal sanırım.
Çalıştığım şirketin resmi sponsor olması nedeniyle, hummalı bir çalışma sonucunda bugün ayağmıza kadar gelen kupanın resmini ve aslında ne anlama geldiğini paylaşıyorum bugün.

FIFA Dünya Kupası (FIFA World Cup), FIFA tarafından dört yılda bir düzenlenen futbol organizasyonudur. 1930 yılında düzenlenmeye başlanmıştır. 1942 ve 1946 yıllarında II. Dünya Savaşı nedeniyle yapılamamış olan Dünya Kupası'na gitmek için dünya üzerindeki 200 millî takım; iki yıl boyunca mücadele verirler. Bugüne kadar 19 kez düzenlenen turnuvanın en başarılı takımı; kupayı 5 kez kazanan Brezilya'dır.
 Önümüzdeki üç dünya kupası ise 2014'te Brezilya, 2018'de Rusya ve 2022'de Katar'da düzenlenecektir.
2002 FIFA Dünya Kupası elemelerine 200; 2006 FIFA Dünya Kupası elemelerine 198, 2010 FIFA Dünya Kupası elemelerine 204 takım katıldı. Bu alandaki rekor ise 207 takımın katıldığı 2014 FIFA Dünya Kupası elemelerindedir.
1930-1974 arasında şampiyon olan takımlara Jules Rimet kupası veriliyordu. Şampiyon takım kupayı dört seneliğine alıyor ve bir sonraki kupanın şampiyonuna kupayı devrediyordu. Konulan kurala göre, kupayı şampiyon olup üç kez kazanan ülkenin millî takımı ebediyen alma hakkını elde edecekti. Brezilya, 1970 FIFA Dünya Kupası'nda 3. kez şampiyon olarak bu kupayı müzesine götürme hakkı kazandı. Ancak, kupa 1983’te Brezilya’da ikinci kez çalındı ve o zamandan beri bir türlü bulunamadı. Hırsızların "kupayı eriterek altınından faydalandıkları" en çok konuşulan varsayım oldu.
1970 yılından sonra FIFA dünya kupası dizayn edildi
Yeni kupa kazanan takımda kalıcı olarak durmaz. Kazanan takım kupayı bir sonraki turnuvaya kadar korur, bir sonraki turnuvanı zamanı geldiği zaman kupayı FIFA'ya teslim eder ve FIFA'dan yerine altın kaplama bir kopyasını alır.Kupayı sadece kupayı kazanma başarısı gösterenler ve devlet başkanları dokunabiliyormuş.
FIFA Dünya Kupası Turu, bugüne kadar düzenlenen en büyük kupa turu olmasıyla dikkati çekiyor. Tur kapsamında kupa, tüm dünyada 51'i yeni toplam 90 ülkeyi ziyaret ederek, yaklaşık 150 bin kilometre yol katedecek.
FIFA Dünya Kupası Turu'nun 73. durağı İstanbul oldu.Tur boyunca bir milyondan fazla insan kupayı yakından görme şansı elde edecek. 12 Eylül 2013'te Brezilya'dan başlayan FIFA Dünya Kupası Turu, 221 gün sonunda 21 Nisan 2014'te organizasyonun evsahibi Brezilya'da sona erecek.
http://tr.wikipedia.org/wiki/D%C3%BCnya_Kupas%C4%B1

25 Şubat 2014 Salı

Alo canım, pastacım

Başlığımdan anlaşıldığı üzere gündem bambaşka bir hal aldı, benim konularım ülke siyasetinden çok farklıydı amma velakin ağzımızın tadı bozulmasın diye şuan olan bitenden bahsetmiyorum yurttan seslere yer vermeye hiç lüzum yok, benim gibi birçok kişiyi eğlendiren tek konu pasta,kurabiye ve renkli mamalar diye farzediyorum...

İşin şakası bir yana, son zamanlarda kişiye özel konsept, ürün ve organizasyon anlayışıyla hareket etmeye başladığımızdan bu yana, hayatımıza güvenilir ve bizi maddi&manevi kazıklamayack birilerine ihtiyaç duyuyoruz!  Erkek milletini bilmem ama biz bayanlar hayatımızın her alanında süreklilik ve güvenle hareket eden varlıklarız...
Neyse, konuyu hemen felsefeye sokmadan, anlatmak istediğim bölüme geçip, harika bir site ve harikalar yaratan arkadaşımdan bahsetmek istiyorum.
Geçtiğimiz sene doğumgünümü güzelleştirdikten sonra peşini hiç bırakamamaya karar verdiğim bu kızcağız butik çalışıyor ve sen ne istiyorsan, hayallerini ne denli tasvir edebiliyorsan, ondan daha fazlasını zevkine hitap edip sana sunuyor. Aslinda biyoloji mezunu ama sanirim artik bir pastaci:) Hobi olarak basladigi bu isler artik onun meslegi olmuş :)

 Ben, Hello Kitty ve nazar boncuğu manyaklığım yüzünden müthiş büyük bir pasta ve herkese yetecek kadar kurabiye yaptırmıştım. Günün birinde evlenmeye karar verirsem nişan&düğün pastam da butik olsun ve hepsini en güzelinden o yapsın istiyorum =)
Bebeğinin 1.yaş gününde arkadaşım tarafından tanıştırıldığım için konsept konularında çok başarılı olduğuna bizzat şahidim. Bu denli önerdiğim işlerinin fazlasını sosyal medyada takip edebilirsiniz. matolye ismiyle oluşturduğu instagram, facebook gibi mecraların yanında birde güncel tuttuğu bir sitesi var. Bende henüz farkettim ama epeyce ürünü olmuş ve organizasyon konusuna da el atmış. 



Hayallerinizi gözle görülür, elle tutulur şekle getirmesini istediğiniz birini arıyorsanız linki inceleyin derim, daha da konuşmam :)
http://matolyem.com/

Dışı kadar içi de lezzetli olan pastaları inşallah çok ünlü olduğunda da aynı kalite ve gösterişe sahip olur. Ben inanıyorum, başarılarının devamı gelsin Mirace ;)
0 (507) 030 63 68
matolye@hotmail.com

24 Şubat 2014 Pazartesi

Bak şimdi...

Elimde çay bardağım ile başladım bu haftaya, hadi bakalım hayırlısı...
Haftasonu uzaklardan gelen misafirlerimi ağırlarken farketmeden, keyifle, sohbetle epey çay içtim yanında pek güzel mamalar yedim. Tüm sevdiklerimle ayrı ayrı ve mümkün olduğunca değişik yerlere gitmeye çalıştıysamda günü basketbol maçında tezahürat yaparak kapattım diyebilirim. Kırmızı topuklu ayakkabılarımla tribün tribün gezen, zararsız ve  minik bir holiganım sanırım ben :) Resimden de anlaşılacağı üzere hala haftasonun etkisindeyim ve çay bardaklı müthiş tezahüratlarımla haftayı başlatıyorum...
Neyseki yağmurlu bir hafta olacak ve son zamanların en sıcak geçen şubatını bititirken gelecek kaygılarımız biraz olsun azalacak.
Neyseki gündemi değiştirecek yeni haberler medyada yer alacak ve dikkatimiz yön değiştirecek...
Neyseki sessiz kaldığımız süre boyunca tükürdüğünü yalayan tipleri görüp içten içe eğlenmeye devam edeceğiz..! Gerçi ben içimden yaşamıyorum hiçbirşeyi, sessiz de kalamıyorum malesef, gün olsunda devran dönsün diye sessiz durduğum her konunun sonunu iple çekiyorum sadece:)
Malum bu dünyada kimle uğraşırsanız, kimi beğenmez yada kötülüğünü düşlerseniz aynısı hatta daha kötüsü çocuğunuz, sevdikleriniz veya ailenizden birinin başına mutlaka gelir. Bu durum bir varsayım dahi olsa geçmişten bu yana hep böyledir. Çünkü gerçeklerin birgün mutlaka su yüzüne çıkmak gibi kötü bir huyu vardır ki en yakınızdaki bile olsa sonuç aynıdır. Yalansız yaşayan insanlar içinse en güzel yanı zaten birgün mutlaka ortaya çıkmasıdır :))
Okuduğum kitaplar, gezip gördüğüm yerler, yeni insanlarla yaptığım paylaşımlar bir yana, blog yazılarıma ise ilerleyen zamanlarda, daha fazla resim ve ayrıntılı yer-mekan-kişi kavramlarını eklemeyi düşünüyorum. En azından bir seyahatname, tatlı gurmeliği yada moda bilmişliği yapacak kadar vizyona sahibim ve paylaşırsam çoğalacağını bilerek daha da işe yarayabileceğini düşünüyorum...Daha doğrusu mahalle baskısıyla bu şekilde düşündürülüyorum. Belki de yanılıyorumdur ama denemeye değer...
Geçen hafta yoğun iş yapısı ve eğitimlerden dolayı birçok konu arada kaynadı ama bu hafta hergün yazmaya çalışacağımdan şimdilik kısa kesiyorum. Ayrıntıları hergüne ve araştırma konularına yayacağım.
Günün şarkısı yada resmi diye birşeyi bugünlerde paylaşmıyorum zira okadar çok varki hangisini gözler önüne serip hit yapacağımı bilemedim.

Mutlu, sağlıklı ve hoşgörülü bir hafta bizlerle olsun efendim :)))