Beyaz at ve hükümdar

Hükümdarın birinin beyaz bir atı varmış. Hükümdar, bu atını çok severmiş. Bir gün bütün maiyetinin ("kendi adamlarının") hazır bulunduğu bir sırada:

- Bu beyaz atımın ölüm haberini getirenin kafasını uçurabilirim. Çok dikkatli olun. Çünkü bu beyaz atı canım kadar seviyorum. Onun ölüm haberi bende kriz geçirtebilir, demiş. Günün birinde, her şeyin eceli gibi beyaz atın da eceli gelir. Ve beyaz at ölür. Hükümdarın adamlarında bir telaştır kopar. Kimse cesaret edemez ki, beyaz atın ölümünü hükümdara haber versinler. Seyis başı, düşünür taşınır, olacak gibi değil. Ben gidip hükümdara haber vereceğim. Öyle olsa da, böyle olsa da bizim kafa gidecek, der. Ve Seyis başı, hükümdarın huzuruna çıkar: - Hükümdarım, der. Sizin beyaz at var ya! - Evet der, Hükümdar.
Seyis başı: - O, yatmış, ayaklarını dikmiş, gözlerini yummuş, karnı şişmiş, hiç nefes almıyor, der.
Hükümdar : - Seyis başı, seyis başı! Desene, bizim beyaz at öldü!..
Seyis başı: - Aman hükümdarım! Ben demedim, siz dediniz hükümdarım, siz dediniz der ve kafayı kurtarır...

Üstteki hikayede tam olarak anlatılmak istenen : Beyaz at ölebilir, günün birinde kendi isteğiniz ile kafanız da uçabilir  ancak söyleme şeklimiz bir çok şeyi değiştirir. Çünkü insanlara nasıl davrandığınız unutulabilir ancak nasıl hissettirdiğiniz asla unutulmaz..!
Sözcükleri yanlış seçenler ve bunu bilerek isteyerek tekrar edenler bedelini  mutlaka ama mutlaka birgün öderler.

Hoşça ve sağlıkla kalmanız dileğiyle, iyi tatiller :)

GÜL suyu

Ne kadar para dökersem dökeyim, yurtdışından ve kozmetik marketlerden eczanelerden neler denersem deneyeyim bir ürünü hergün düzenli olarak yani bitirene kadar  kullanamıyorum. Haftaiçi kullansam bile haftasonu evden uzaklara giderken yanıma almaya unutuyorum ve sonra kullanmaktan da vazgeçiyorum. Zaten makyaj temizleyicisi haricinde de bakım ürünü yada diğer zamazingolardan kullanmıyorum, bu nedenle pek bi rahatım :)

Şimdi aklına nerden geldi diyeceksiniz ama takipçilerimin çoğunluğu bay mi bayan mı bilemediğim üzere ara sıra sadece hanımlara yönelik ipuçları vermeye çalışıyorum. Şimdi aşağıda paylaşacağım bilgiler ise herkesi ilgilendirebilir zira kolonya gibi kolay bulunabilir, uygun ve doğal bir seçenek olan gülsuyunu yüzünüze, saçınıza sürmenizde bir sakınca görmüyorum. Kokusunu oldum olası sevmediğim bazı şeylerin arasında gül kokusu olmasına rağmen cildimi rahatlattığını görünce kullanmaya devam ettim. Zaten seyahatlerimde yada evden uzak kaldığım zamanlarda yanıma almayı unutsam bile gider marketten yeni bir şişe alırım sonuçta fiyat olarak gayet uygun bir tonik seçeneği.
Ayrıca herkes neden kullanmalıdır konusuna gelirsek de, cilt lekeleri ve çiziklere de iyi gelir düşüncesi içerisindeyim.
Ben bu hafta yatmadan önce denemeye başladım. Son söz olarak temizlik ile bakımı birbirinden ayırın, kendinize iyi gelen şeyleri uygulayın ve kendinize mümkün olduğu adar iyi bakın diyerek aranızdan şimdilik ayrılıyorum..

GÜL SUYUNUN CİLDE FAYDALARI NELERDİR NASIL KULLANILIRGül suyu cilt için harika bir doğal kaynaktır. Gül suyunun tüm cilt sorunları için faydalı olduğunu söyleyebiliriz. Cilt lekeriniz mi var çözüm gül suyu, cildinizde kırışıklar oluşmaya

başladı üzülüyor musunuz çözüm gül suyu, Göz altlarınızda torbalanmalar, morluklar mı var, çok yoruldunuz şişliklermi oluştu çözüm gül suyu diyebiliriz. Cildinizi derinlemesine temizlemek ve rahatlatmak için gül suyu en doğal toniktir. Cildinize saf gül suyu kullanmanızı tavsiye etmiyoruz. Saf gül suyu cildi tahriş edebilir. Bu nedenle piyasada 1 TL ile 3 TL fiyat aralığında satılan herhangi bir gül suyunu tercih edebilirsiniz.
Cilt Lekeleri,Kırışıklıkları ve Sivilceler için Gül Suyunun Faydaları ve Kullanımı:
Gül suyu cilt lekeri için çok daydalı doğal bir kaynaktır diyebiliriz. Her gün yüzünüzü gül suyu ile temizlerseniz, cildinizdeki lekelerin zamanla kaybolduğunu göreceksiniz. Ayrıca kayısı yağı ve gül yağını karıştırıp, cildinize kullandığınız zaman, cildinjiz gün boyu zararlı etkilerden de korunmuş olacaktır.
Gül suyu cilt kırışıkları için bulunmaz bir nimettir aslında. Yüzünüzdeki kırışıkları siler ve yeni kırışıkların oluşmasını engeller. Güzelliğiniz bozan sivilceler için çok faydalıdır. Sivilceleri yok etmek için doğal çözüm olan gül suyu, kısa sürede sivilcelerini yok eder. Gül suyu ile düzenli olarak yüzünüzü silmek yeterli olacaktır. Cildinizi derinlemesine temizleyeceğinden sivilceleri kökten yok edecektir. Ayrıca göz altlarını gül suyu ile temizlemek, göz altında oluşmuş yağ bezelerine, yorgunluktan oluşan göz altı tornalarına ve göz altı morluklarına iyi gelir. Göz altı sorunlarının giderilmesinde harika bir çözüm yöntemidir.

http://www.forumkadiniz.com/konu-gul-suyunun-cilde-faydalari-nelerdir-nasil-kullanilir.html

Teknolojinin askerleriyiz

Yeni bir haftaya salı itibariyle başladım çünkü dün çok yoğun bir okadar da enerjik idim, yazamadım :)

 

Haftasonumu yine yollarda hem ziyaret hem dinlenme anlamında çok verimli geçirdim. Aile meclisinde alınan kararların yanı sıra arkadaş organizasyonlarına katılırken yine hiçbirşeyden geri kalmadığımı farkettim :)
Tabiki bu durum kendi isteğimle böyle gelişiyor. Çoğu zaman sosyal medya aplikasyonlarına bakmıyor, resim paylaşınca yorumlarını okumuyorum bile. Amma ve lakin  yinede herşeyden haberim oluyor. Haberler aklımın bir köşesine takılıyor.
Zaten şu teknoloji denilen zımbırtı herşeyiyle iliklerimize işledi, kimse inkar etmesin..!
Telefonla haberleşmek için konuşmaya değil ama içeriğindeki aplikasyonlara bağımlı gibi yaşıyoruz, artık eminim.
Spor, moda ve görselliği ön planda tutan her haberin bağımlısıyım ben mesela. İnternetim telefonum resimlerim yoksa çok eksik kalırım ilk birkaç saat. Tabletim yokken de sürekli dergi veya fotograf albümü taşırdım yanımda. Her canım sıkıldığında çıkarır bakar oyalanırdım. Şimdi akıllı telefonlar, yazılımındaki enterasan hatırlatmalarla bile sizin yerinize 'beni çıkart çantandan da milletin Dünya üzerinde paylaştığı herşeye bak'' diyor ! İstemesem de alışverişi, eğlenceyi ve kolay ulaşılabilir nitelikteki insan ilişkilerini aklıma getiriyor, beni resmen yoldan çıkarıyor sakinliğimi bozuyor :)

 

Allahtan meraklı bir insan değilim de milletin hayatını yaşayışını yada özel-genel-iş ilişkilerini irdelemiyorum. Gerçi araştırmaya lüzum olmadan önümüze kadar geliyor artık herşey, o ayrı ! 

Tüm bu uzak kalma çabalarıma rağmen ev hanımı olan annemin bile her yenilikten haberi oluyor ve meyve almaya gider gibi medya & teknoloji marketlerinden topladığı elektronik alet edavat ne varsa herşeyi eve getiriyor. Söylediğine göre ise çocukluğundan beri çok meraklıymış bu tarz alışverişlere :))
Mesela eklediğim her resim blogumdaki yazı ve attığım tweetlere anında yorum yapabiliyor şu akıllı telefonu sayesinde. Hemde senelerdir kullanıyor her programı bilgisayar laptop ve büyük telefonundan. Cep telefonları çıktığından itibaren hepimiz aldığımız üzere senerldir mesajlaşıyoruz kendisine. Yani millet sevgilisyle bile saatlerce mesajlaşmazken sevgili annem heryerden bana ulaşabiliyor hatta şuan görüntülü arama ile gün içinde yaşadıklarını anlatıyor ve ne giydiğime bakıp yorum yapabiliyor :))
 Söylemek istediğim, ufacık çocuklardan en yaşlı ebeveynlerimize kadar teknolojinin nimetlerinden bir şekilde yararlandığını apaçık görebiliyoruz. Maddi olarak ise birçok ülkeden önde gideriz yeni modellere döktüğümüz paralara bakılırsa..
Bunlar kimine göre nimet, kimisine göre ise özel hayata müdahale şeklinde algılanabilir, yoruma açıktır..

Verdiğim örnekler işin mizahi yönleri olsa bile çalıştığım departman bu konudaki vizyonumu günden güne tavan yapmaya yetiyor hatta artıyor nitelikte. Toplantılarda sessiz kaldığım süreler, sadece şaşırdığım ve ulaşabildiğim için ülkemle-şirketimle ve kendimle gurur duyduğum   teknolojik yenilikler kısmından ibarettir. Yoksa teknolojik kısmını da geçtim, ben susamam bunu herkes bilir :) Yöneticim ve çalışma arkadaşlarımın kafaları inanılmaz farklı çalşıyor, bu doğrultuda beni de teknoloji ile hep yakın tutmuş oluyorlar...

Bu nedenledir ki artık enerjimizi doğru kanalize edebildiğimiz, spor yaparken yemek yerken yada uyurken bile analiz edilebildiğimiz, kullanılabilir ve artık çok kolay ulaşılabilir cihazlarla dolu etrafımız. Ben ise bu farkındalığıma istinaden teknolojinin son ürünleri olan bu taşınabilir küçük cihazları ve akıllı telefonların keşfinden sonra spor yapmaya başlıyor ve kendimi bu cihazlardan biriyle ölçüme alıyorum.

Bu arada bahsettiğim elektronik aletler uzun süredir hayatımızda olan hatta birçok kişi tarafından kullanılan, Amerika ve Avrupaya gittiğimde de mutlaka yenilikleri storelardan takip ettiğim ürünlerin çok üst modeli ve hayatımızı robotize etmeye yeten konuların dışa vurumuydu..Projeler,yazılımlar ve hali hazırda entegre edilen iş teknolojilerinden bahsetmiyorum bile..
Ben gördüklerimden duyduklarımdan ve analiz etmek istediğim konulardan sonra yürür müyüm koşar mıyım yoksa boks mu yaparım bilinmez...
 Zira  aldığım kiloları geri vermeyi, kışa sağlıklı başlamayı ve zihin olarak yarım bıraktığım herşeyi tamamlamayı uygun görüyorum artık kendime.
Hızlanıyorum haberiniz ola, darısı da başınıza :)

Teknolojiden düzgün işler için yararlanmanızı tavsiye ediyorum ve sağlıkla kalınız diyerek yarını bekliyorum...Güzel haftalarımız olsun, ciaoooooooo...