25 Kasım 2013 Pazartesi

Hayat gibi...


Son birkaç yıldır kendi kendime düşündüğüm , çevremdekilere bahsettiğim ve en yakınlarım şahsen tanık olduğu, uçlarda yaşadığım bir hayatım var ! Uçlardan kastım sürekli değişen ve bir sene öncesinden bana olacakları biri söyleseydi hayatta inanmayacağım, kendisine deli muamaelesi yapıp üstüne birde katıla katıla güleceğim bir hayattan bahsediyorum...
Zaman içerisinde tahmin edemeyeceğiniz güzellikler ve acılar sizi bulabilir, etrafınızda kimse kalmayabilir yada güveniniz her olguya karşı sıfırlanabilir ama malesef yaşayarak öğrenme ve acı-tatlı tecrübelerle olgunlaşmak diye bir gerçek var ki, ne söylesek eksik kalacak, kendimizi de parçalasak illaki başımıza gelecek ve o kaldıramayacağımız yükler sırtımıza binecek !
En önemli yaşlarımda beraber büyüdüğüm, aramızdaki bağın bizim harcimizde kimse hemde hiçkimse tarafından anlaşılmayacak olan adamdan uzaklaşmamı, sonrasındaki seneler boyunca kaçışımla beraber arada yaşananları, herkesi bir bir hayatımdan çıkartıp dünyanın bir ucuna gidip, dönünce kaderin hepsini bir bir karşıma çıkarmasını, yine beraber büyüdüğüm, kardeşlikten öte farklı bir olgu ile herşeyimi paylaştığım insanın da , sonsuzluğa uğurlanarak hayatımda bıraktığı boşluğu tarif etmem, kelimelere dökmem hatta kendime bile kabul ettirmem imkansız ! 
Son 2 gününü, yakın bir akrabasını kaybedip cenaze evinde geçirmiş, ağladıktan sonra gülme krizlerine girmiş, hayata bakışı tamamen değişmiş, hiçbirşey için pişmanlık duymayan ve artık inat etmeyen biri olarak bunları söyleyebiliyorum..
Bizim dışımızda gelişen ve hayatımızın orta yerine oturan herşeyi, bir bir yaşayan ve bunu kabul etmek zorunda kalmış biri olarak da yazıyorum. Kendinden başka hiçkimseyle uğraşmadan büyütülen , kimse için hırs-kin ve intikam planları yapmayan biri olarak yaşıyorum. Hayatın ne kadar kısa ve plan yapmadan yaşanması gereken bir olgu olduğunu tüm acı tecrübeleriyle öğrenmiş, başımıza gelen herşeyin sabrının yada güzelliğinin yine zaman içinde yaşandığını görmüş ve korkusuzca herşeyi dile getiren biri olarak hayatıma devam ediyorum.
Şuan çok gülüyor olabilirim birazdan ağlayabilirim de. Ailem, sevdiğim ve mutlu olduklarım yanımda olduğu sürece ne kadar hata yapma lüksüm olduğu da bellidir ama yarın yanımda olmayacak insanları kaybetme korkusuyla hata yapma lüksüm yok artık benim ! Kimse için tercihlerimden, karakterimden ve istediklerimden sürekli ödün de veremem. Susuyorsam illaki bir sebebi vardır ama sürekli konuşuyorsam da doğruluğumdan,dürüstlüğümdendir herkesi karşıma alıp tek tek izah edişlerim...

Bu yazdıklarım ölümün soğukluğundan değil, doğru-yanlış bildiğim yoldan ilerlerken yada 2 gün sonrada hep benimle yaşayacak olan düşüncelerimdir. Yaş aldıkça edilen dualarım hayırlı insanlar ve hayırlı ölümler şekline dönüşmüşse, doymuşluğun verdiği olgunluktandır. İnançlarım doğrultusunda Allahtan başka kimseye durup dururken açıklama yapmak zorunda olmadığımdandır.
Artı ve eksileriyle insanları kendi içinizde değerlendirebileceğiniz, önce kendizi sorgulayıp yolunuza devam etmeniz gerektiğini anladığınızda, herşeyin daha güzel olacağına inandığımdandır...

Hayat yeterince saçma ve karmaşık, yalnızca bu yüzden bile, içinde boğulmadan sadece ileriye bakarak devam edebileceğiniz günler sevinçler ve üzüntülerden çıkarılacak derslerle geçen bir ömür dilerim.
Görüşmek üzere, hoşçakalınız...