Bugün günlerden çay ve şiir günü, en dokunaklısı en okunaklısından hemde!!
Akrep gibisin kardeşim, korkak bir karanlık içindesin akrep gibi.
Serçe gibisin kardeşim, serçenin telaşı içindesin.
Midye gibisin kardeşim, midye gibi kapalı, rahat.
Ve sönmüş bir yanardağ ağzı gibi kor...kunçsun, kardeşim.
Bir değil, beş değil, yüz milyonlarlasın maalesef.
Koyun gibisin kardeşim, gocuklu celep kaldırınca sopasını sürüye katılıverirsin hemen ve âdeta mağrur, koşarsın salhaneye.
Dünyanın en tuhaf mahlukusun yani,
hani şu derya içre olup deryayı bilmiyen balıktan da tuhaf.
Ve bu dünyada, bu zulüm senin sayende.
Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer
ve hâlâ şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak kabahat senin,
— demeğe de dilim varmıyor ama — kabahatın çoğu senin, canım kardeşim!
Nâzım Hikmet
30 Mayıs 2014 Cuma
27 Mayıs 2014 Salı
Kemik !
Sizede olur mu bilmem ?
Gün içinde herşey yolunda gider ama birden bir sıkıntı kaplar içinizi. Düşünürsünüz düşünürsünüz bulamazsınız. İlk akla gelen ' içimde kötü bir his var acaba birşey mi olacak, hayır olsun' dur :)) Eğer sonrasında birşey çıkmazsa ilaç alır yada çay-kahve-sohbet üçlüsüyle dikkatinizi başka yere yönlendirmeye çalışırsınız. Gün sonunda saçınızdaki taç-toka, belinizdeki kemer yada ayakkabılarınız çıktığı an gelen rahatlama ile anlarsınız ki bazen iç sıkıntınız saçma sapan şeylere bağlıymış ve sizden uzaklaşmış öyleyce gidivermiş...
Bugün çimlerde oturuken, (yani çimlerde yürümek geçerken içimden) anladımki çok sevdiğim ayakkabılarım bile sıkıntı veriyor bazen bana. Birgün rahat ettirse diğer günü zehir ediyorlar resmen. Sonra diyorum, herhalde sorun benim ayağımda çünkü hepsi mi canımı acıtır bu denli ve günün birinde. Sonra anlıyorumki ben çok yorulunca çıkıyor acısı, akılsız başın cezasını ayaklar çekiyor anlayacağınız...
İşin şakası bir yana genetik faktörler, sürekli yüksek topuklu seçimleri ve günlük hayatta giyilen dümdüz ayakkabı/terliklerden sonra sıkıntı başlıyor. Kadını erkeği de yok bu işin. Hee, biz biraz daha dezavantajlıyız o ayrı ! Çünkü seçenek çok olunca sürekli değiştirilen ayakkabılar da sorun yaratıyor. Yaz gelince de çıkıyor acısı..Ayakkabılarım da benden daha çok konuşulduğu için araştırdım yine hiç aklımda yokken.(Canım yazmak istemiyor) Sürekli koşturan insanlarda çok olacak bu sorun demedi demeyin..
Ayak başparmağındaki deformite, ağrı ve şekil bozukluğuyla seyrederek yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyen bir hastalık. Rahatsızlık, yüksek topuklu ve ucu sivri ayakkabıları tercih etmeleri nedeniyle en çok kadınları tehdit ediyor. Genellikle 40-50 yaş grubunu etkisi altına alan bu problemin tek köklü tedavi seçeneği, ameliyat. Cerrahi operasyonlarda başarı oranı ise oldukça yüksek oranlarda seyrediyor.
Ayak başparmağındaki kemik çıkıntısı ise sıklıkla ağrı ve şekil bozukluğuyla kendini gösteriyor. Yürürken güçlük çekilmesi, istenilen her ayakkabının giyilememesi veya giyildiğinde ayaklarda rahatsızlık yaşanması ayak başparmağındaki kemik çıkıntılarında sıkça karşılaşılan sorunlar. Doğuştan veya genç yaşta da görülebilen bu deformite, genellikle 40-50 yaş grubunu etkisi altına alıyor. Kadınlarda erkeklere oranla 5 kat daha fazla görülüyor. Acıbadem Kadıköy Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Şeref Aktaş, parmaklardaki deformitenin kadınlarda daha fazla görülmesinde birkaç faktörün etkili olduğunu belirterek, bu etkenleri şöyle sıralıyor: “En önemli sebebi, kadınların yüksek topuklu ve ucu sivrilen ayakkabıları tercih etmeleri. Hamilelik döneminde hormonal dengelerin değişmesi nedeniyle, ayak kemikleri arasındaki bağların gevşemesi de en sık suçlanan faktörlerden. Düztabanlık veya kas yapısındaki bozukluklar gibi ayağın kendisinden kaynaklanan sorunlar, serebral paralsi veya felç gibi nörolojik hastalıklar da bu deformiteye yol açabiliyor.”
Doç. Dr. Aktaş, deformitenin gelişmesinde, her iki cinsiyette ailesel öykünün de büyük rol oynadığına dikkat çekerek, “Öyle ki, ailesinde kemik deformitesi olan her 100 kişiden 60-70′inde bu sorunun geliştiğini görüyoruz” diyor. Zaman zaman şiddetli ağrılarla seyrederek yaşam kalitesini bozan başparmaklardaki bu kemik çıkıntıları, operasyonla tümüyle ortadan kaldırılabiliyor. Ancak operasyondan başarılı sonuç alınabilmesi için zaman kaybetmeden doktora başvurmakta fayda var.
AYAKKABI ALIRKEN…
• Ayağınızın şekline uyan ayakkabıları tercih edin.
• Yüksek topuklu, dar kalıplı ve ucu sivri ayakkabılardan kaçının.
• En uzun parmak ile ayakkabı ucu arasında bir santim boşluk olmasına dikkat edin.
• Ayakkabıyı giydikten sonra mutlaka yürüyerek deneyin.
• Çok sıkı ayakkabıları, zamanla ayağınıza alışır düşüncesiyle almayın
http://www.saglikbilgisi.gen.tr/ayaktaki-kemik-cikintilari-nasil-tedavi-ediliyor.html
Gün içinde herşey yolunda gider ama birden bir sıkıntı kaplar içinizi. Düşünürsünüz düşünürsünüz bulamazsınız. İlk akla gelen ' içimde kötü bir his var acaba birşey mi olacak, hayır olsun' dur :)) Eğer sonrasında birşey çıkmazsa ilaç alır yada çay-kahve-sohbet üçlüsüyle dikkatinizi başka yere yönlendirmeye çalışırsınız. Gün sonunda saçınızdaki taç-toka, belinizdeki kemer yada ayakkabılarınız çıktığı an gelen rahatlama ile anlarsınız ki bazen iç sıkıntınız saçma sapan şeylere bağlıymış ve sizden uzaklaşmış öyleyce gidivermiş...
Bugün çimlerde oturuken, (yani çimlerde yürümek geçerken içimden) anladımki çok sevdiğim ayakkabılarım bile sıkıntı veriyor bazen bana. Birgün rahat ettirse diğer günü zehir ediyorlar resmen. Sonra diyorum, herhalde sorun benim ayağımda çünkü hepsi mi canımı acıtır bu denli ve günün birinde. Sonra anlıyorumki ben çok yorulunca çıkıyor acısı, akılsız başın cezasını ayaklar çekiyor anlayacağınız...
İşin şakası bir yana genetik faktörler, sürekli yüksek topuklu seçimleri ve günlük hayatta giyilen dümdüz ayakkabı/terliklerden sonra sıkıntı başlıyor. Kadını erkeği de yok bu işin. Hee, biz biraz daha dezavantajlıyız o ayrı ! Çünkü seçenek çok olunca sürekli değiştirilen ayakkabılar da sorun yaratıyor. Yaz gelince de çıkıyor acısı..Ayakkabılarım da benden daha çok konuşulduğu için araştırdım yine hiç aklımda yokken.(Canım yazmak istemiyor) Sürekli koşturan insanlarda çok olacak bu sorun demedi demeyin..
Ayak başparmağındaki deformite, ağrı ve şekil bozukluğuyla seyrederek yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyen bir hastalık. Rahatsızlık, yüksek topuklu ve ucu sivri ayakkabıları tercih etmeleri nedeniyle en çok kadınları tehdit ediyor. Genellikle 40-50 yaş grubunu etkisi altına alan bu problemin tek köklü tedavi seçeneği, ameliyat. Cerrahi operasyonlarda başarı oranı ise oldukça yüksek oranlarda seyrediyor.
Ayak başparmağındaki kemik çıkıntısı ise sıklıkla ağrı ve şekil bozukluğuyla kendini gösteriyor. Yürürken güçlük çekilmesi, istenilen her ayakkabının giyilememesi veya giyildiğinde ayaklarda rahatsızlık yaşanması ayak başparmağındaki kemik çıkıntılarında sıkça karşılaşılan sorunlar. Doğuştan veya genç yaşta da görülebilen bu deformite, genellikle 40-50 yaş grubunu etkisi altına alıyor. Kadınlarda erkeklere oranla 5 kat daha fazla görülüyor. Acıbadem Kadıköy Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Şeref Aktaş, parmaklardaki deformitenin kadınlarda daha fazla görülmesinde birkaç faktörün etkili olduğunu belirterek, bu etkenleri şöyle sıralıyor: “En önemli sebebi, kadınların yüksek topuklu ve ucu sivrilen ayakkabıları tercih etmeleri. Hamilelik döneminde hormonal dengelerin değişmesi nedeniyle, ayak kemikleri arasındaki bağların gevşemesi de en sık suçlanan faktörlerden. Düztabanlık veya kas yapısındaki bozukluklar gibi ayağın kendisinden kaynaklanan sorunlar, serebral paralsi veya felç gibi nörolojik hastalıklar da bu deformiteye yol açabiliyor.”
Doç. Dr. Aktaş, deformitenin gelişmesinde, her iki cinsiyette ailesel öykünün de büyük rol oynadığına dikkat çekerek, “Öyle ki, ailesinde kemik deformitesi olan her 100 kişiden 60-70′inde bu sorunun geliştiğini görüyoruz” diyor. Zaman zaman şiddetli ağrılarla seyrederek yaşam kalitesini bozan başparmaklardaki bu kemik çıkıntıları, operasyonla tümüyle ortadan kaldırılabiliyor. Ancak operasyondan başarılı sonuç alınabilmesi için zaman kaybetmeden doktora başvurmakta fayda var.
AYAKKABI ALIRKEN…
• Ayağınızın şekline uyan ayakkabıları tercih edin.
• Yüksek topuklu, dar kalıplı ve ucu sivri ayakkabılardan kaçının.
• En uzun parmak ile ayakkabı ucu arasında bir santim boşluk olmasına dikkat edin.
• Ayakkabıyı giydikten sonra mutlaka yürüyerek deneyin.
• Çok sıkı ayakkabıları, zamanla ayağınıza alışır düşüncesiyle almayın
http://www.saglikbilgisi.gen.tr/ayaktaki-kemik-cikintilari-nasil-tedavi-ediliyor.html
26 Mayıs 2014 Pazartesi
Özlü Mözlü sözler
Yazdığım, yazamadığım son bir aydır dile getiremediğim birçok olay oldu. Yıllık izinden yüzüme ve ruhuma inmiş bir nur ile döndükten sonra, gündemdeki felaketlerle gerçeklere hemenceceik geri döndüm !
Haftaiçi içim çıkana kadar haber izleyip-okuyup-saat saat takip edip ağladım, bir sonraki hafta ise Çeşme'nin soğuk sularında yüzerek hem sezonu açtım hem biraz olsun kendimi terapiye alarak haftaya devam ediyorum. Bugün gerek giyimim gerekse hayata bakışım ile bir keşiş edasıyla geldiğim mutfağımdan selamlar sevgiler ve birilerinin ağzından dökülüp kayıtlara geçen özlü sözleri paylaşıyorum.
Hadi bu sözler kadar anlamlı ve güzel bir hafta dilerim..
Haftaiçi içim çıkana kadar haber izleyip-okuyup-saat saat takip edip ağladım, bir sonraki hafta ise Çeşme'nin soğuk sularında yüzerek hem sezonu açtım hem biraz olsun kendimi terapiye alarak haftaya devam ediyorum. Bugün gerek giyimim gerekse hayata bakışım ile bir keşiş edasıyla geldiğim mutfağımdan selamlar sevgiler ve birilerinin ağzından dökülüp kayıtlara geçen özlü sözleri paylaşıyorum.
Hadi bu sözler kadar anlamlı ve güzel bir hafta dilerim..
Herkes aynı şeyi düşünüyorsa,
W. Lippmann
Dünyayı değiştirecek
insanlar,
onu değiştirebileceklerini düşünecek kadar çılgın olanlardır.
Steve Jobs - Apple Computer Reklamı
onu değiştirebileceklerini düşünecek kadar çılgın olanlardır.
Steve Jobs - Apple Computer Reklamı
İyi bir fikre sahip
olmanın en iyi yolu,insanın bir çok
fikrinin olmasıdır.
Lenus Paugling
Lenus Paugling
Derin olan kuyu
değil, kısa olan iptir.
Çin Atasözü
Çin Atasözü
Yüksek fikirler, yüksek dağlara benzer, alışık olmayanları ürkütür.
Cenab Şahabeddin
Her tanımlama bir sınırlamadır.
Andre Suares
En hayret verici
görüşlerden biri,
bir insanın bağımlı insanlardan bağımsız fikirler
beklemesini hayal etmesidir.
Sigmund Graff
Ben sahada 5 kişiyi nasıl geçecegimi değil,
o beş kişinin beni nasıl durduracağını düşünürüm.
Michael
Jordan
Önce FARKI yaratırsın,
sonra da FARK yaratırsın.
Tayfun Topaloğlu
Tayfun Topaloğlu
Problemi çözemiyorsan,
kurallarına göre oynadığındandır.
Paul Arden
Paul Arden
Farklı olun, farklı düşünün:
Sıradan işler yapmaktansa aykırı işler ortaya koymak size farklılığı getirecektir.
Steve Jobs
İyi bir fikre sahip olmanın en iyi yolu, birçok fikre sahip olmaktır.
Albert Einstein
Dünya mavidir, tıpkı bir portakal gibi.
Paul Eluard
Daha önce hiç sahip olmadığın bir şeye sahip olmak istiyorsan,
daha önce hiç yapmadığın bir şey yapmalısın.
Nossrat Peseschkian
İyimser insan, her
felakette bir fırsat,
kötümser insan da her fırsatta bir felaket görür.
Çin Atasözü
kötümser insan da her fırsatta bir felaket görür.
Çin Atasözü
ve son olarak;
Farklı olmak
istiyorsanız, yalnızca
KENDİNİZ OLUN!
KENDİNİZ OLUN!
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)