4 Şubat 2016 Perşembe

Kur-ma

Okadar alışkın değilim ki sürekli  düzenli sakin ve kendi halimde yaşamaya ! Bir acayip geldi bu büyüme-olgunlaşma-yaş alma ama yaşlanmama evreleri bana yahu :))))

Hayatımın hiçbir döneminde sürekli laylaylom yaşamadım şimdi ne'me lazım kime sorsanız hakkımı verirler. Ben kendi içinde şımarık bir insanım neticede. Aileme ve sevgilime şımarma lüksümde var bittabi ama o bile içimden gelmiyor bazen. En yakın arkadaşlarım dahil olmak üzere herkes kendi derdine düştü büyüdükçe daha az görüşür olduk hepimiz. Doğanın kanunu, yaşam gailesi, yapacak birşey gibi klişe laflarla avunuyor, üzülmeye dahi vakit bulamıyoruz şimdilerde. Allah'tan evim ve sonrasında görüşebileceğimiz bir işim var da mızmızlanmıyorum kimseye :)
Şu hayatta görmeden ölür gidersem en çok ışınlanma olayını kaçırdığıma üzülürüm. Benim gibi aynı anda birçok yerde bulunmak isteyenler ve bunu sadece sevdikleri için yapanlara böyle bir hak tanınmalı.. Devlet bu konuda bir adım atmalı ve benim gibi normal hayalleri bile olmayan ütopiklere yardım etmeli :))) Şimdilik hayal olabilir lakin eminim onun da suyunu çıkaracağımız günleri göreceğiz, torunlarımız ve  millet olarak...

Madem hiç ölmeyecek, buralaradan göçüp gitmiyormuş gibi davranıyoruz, nelerden vazgeçtiğimizi ve herşeyi bırakabileceğimizi unutuyoruz bende hızlı yaşa genç ol felsefesine bir basamak daha çıkarak ışınlanabilmeyi isterdim, İtirazı olanlar? Olmayanlar? konu kapanmıştır...

Fazla yoğun insanlarda görülen bir rahatsızlık olsa gerek şu boş durunca kurma hastalığı.. Bakın senaryo yazmaktan değil kastım, ney nasıl olmalı, şöyle mi olur, nasıl oldu, bunlar benim başıma neden geldi veya ne güzel şeyler yaşadım, yaşıyorum keşke hiç bitmese tarzında aşırı doz düşünmelere kurma diyorum ben kendi adıma.. Mesela sürekli düşünüp kuran kadın şişer, sonra nedensiz veya çok saçma bir zamanda patlar. Eğer meşgulse erteler değilse n'apar n'eder ağzından baklayı çıkarır sevgili takipçi:)) Bırakabileceği hasara göre kaçın kaçabildiğiniz kadar.. Şu sıralar fazla düşünüyorum yine, tabir-i caizse, boşa koyuyorum dolmuyor, doluya koyuyorum almıyor desem yeridir. Belirsizlikler de yok hayatımda aslında ama dedim ya sessizlik ve sakinlik bana göre değil, ters reaksiyon gösteriyor bünyemde. .
Kuruntu veya takıntı konularından daha önce bahsetmiştim ki apayrı olaylar ve insanlar olarak karşımıza çıkıyorlar.. Benimki kafada kurma, rahmetli babannemde kurar kurar aynı şeyleri hatırlar hatırlatırdı karşısındaki insanlara. Unut artık geçti gitti derdik, dinletemezdik kadıncağıza..
Demekki bazı şeyler genetik miras olarak bana da geçmiş diyor ve tez zamanda yeniliklerle oyalanabilmeyi şu durağan rutinimden çıkabilmeyi ve sizlerle de paylaşabilmeyi temenni ederek aranızdan ayrılıyorum.
Şimdi araştırmam lazım gelen şeyler var. Aksiyonlarla döneceğim. Beni bekleyin anacığım :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder