26 Mayıs 2015 Salı

SahaLarda...


En sonki blog yazımın üzerinden 1 ay 1 hafta geçmiş ve geçmişe dönük yazı yazacağımı düşündükçe çıldırıyorum şu anda!


Yakın arkadaşlarım ve sık görüşemediğim tanıdık, eş-dostlar yaptığım herşeyi sosyal medyadan yakınen takip ediyor ancak siz değerli okurlarım meraktan çatladınız, biliyorum :)

Yıllık izinler, turnuvalar, ülkeler, yeni insanlar, eğlenceli ve yorucu işler-güçler sığdı o zamana ki, anlata anlata bitiremeyeceğim... Nereden başlasam bilemiyorum ama bütün duyguları aynı anda yaşatan anılar ve içlerini dolduran insanlar iyiki varsınız, hayatıma renk, bana can
katıyorsunuz :)
Blog konusunda hiç sıkıntı çekmediğim üzere az resim çok laf ile kaldığımız yerden devam ediyorum öyleyse...

Anlatmak istediğim ilk süreçte ise:
Kızlar sahada adı altında başlatılan, gelirlerinin Açev'e (Anne Çocuk eğitim Vakfı) bağışlandığı bir organizasyonda şirketim adına kadın futbol takımı kurup içinde bizzat görev almakla başlamalıyım.
Kurumsal şirketlerin katılımcılarıyla oluşturulan takımların turnuvalarda gösterdikleri performansların 1 ay içinde bizim takımımızı da nasıl güzel bir enerjiyle tur atlattığını belirtmek istiyorum öncelikle. Ekip olmak, çalışmak ve inanmak ile başlayan serüvenin insanları tahmin bile edemeyeceği yerlere getirmesine bizzat şahit oldum. Başta sosyal aktivite olarak başlayan bu süreç sonrasında birlik olmak, renklerin adına daha fazlasını istemek ve başaracağına olan inancı arttırmaya yönelik son buldu. Finale kalan takımla oynadığımız maçta kaybettik (3 gol yedim, ben kendimi kaleye koymuştum) ancak kazandıklarımızı görünce üzülemedik bile. daha önce ayağına top deymeyen kızlarımız kendilerini hergün iş çıkışındaki antrenmanlarda hazırlanırken buldular. Kickboks yaptığım için toptan korkmayan ve refleksleriyle bir panter kesilecebileceğini tahmin ettiğimiz beni ise kalede görevlendirdik :) Güzel goller yedim, penaltı kurtardım, oyunculara gerekli motivasyonu seslenerek gösterdim ancak dergilerde ve diğer görsel medyada adımızdan söz edilmesi, şirketimiz çalışanlarının desteği ve yakın arkadaşlarımın adıma özel eldiven-krampon göndermesi bile unutulmaz anılara damgasını vurdu bile şu ahir ömrümde :)

Yaşanılan dostluklar ve anılar unutulmaz, ben turu geçip hazırlık aşamasında aradan birde yıllık iznimin bir kısmını çıkardım ki sormayın, gittiği ülkede kalecilik çalışan, sabahları koşan ve yüzerken çift yumruk atan başka bir insan daha zor görülür şu memlekette :) Onları tabiki daha sonraya sakladım. Bugünlük bu kadar diyor ve ardımızda bıraktığımız organizasyonun sitesini ve yarışmalarından bahsederek iyi haftalar diliyorum.

Sağlıkla, sporla ve aşkla kalınız efendim...


Efsane Cyndi Lauper şarkısından ilham aldık:  When the working day is done; Girls, just wanna have fun!** Çalışma günü bittiğinde; kızlar, sadece eğlenmek ister!
Futbol; iyi, hoş, güzel. Ciddiye de almalı. Ancak Kızlar Sahada’da sadece futbol için değil; asıl eğlenmek ve ilham vermek için sahaya çıkıyoruz!

Fair-Play
Maç skorlarının değil, Takım ruhunun, Fair-Play’in ve eğlencenin öne çıktığı turnuvada katılımcıları 4 farklı yarışma bekliyor. 
Her kategori ve her şehir  için ayrı değerlendirilecektir.

En Ateşli Taraftar
Seçim Kriterleri: Takımın destekçileri en kalabalık ve en yaratıcı halleriyle sahaya geliyorlar. Resimleri facebook üzerindeki uygulamada oylanıyor. En çok beğeni alan takım taraftarı seçiliyor. Her takım 1 fotoğraf paylaşıyor.

En Yaratıcı Pankart

Seçim Kriterleri: Takımlar maça çıkmadan önce vermek istedikleri mesajlarını yazıyorlar. Pankartların fotoğrafları Instagram üzerinden oylanıyor. En çok beğeni alanın takımı seçiliyor.
Ekip Ruhu ile en çok ilham veren takım
Seçim Kriterleri: Hakemler kurulu arasında, tek bir fair-play örneğine verilir. Kart gören oyuncuya sahip takımlar bu ödülü alamaz.
Hikayelerini tek fotoğraf üzerinden paylaşıyorlar ve jüri tarafından en çok ilham veren takım seçiliyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder