20 Haziran 2014 Cuma

Öyle Olmak Mı- Olmamak Mı ?

Sosyal medyada hızla yayılan haberler, resimler ve dedikodular sayesinde artık teknolojinin en kötü bölümünden fazlasıyla  yararlanıyoruz. Çünkü görmek-duymak-bilmek istemediğimiz şeyler bile sürekli karşimiza cikiyor ve bazı belgeler tekrar tekrar su yüzüne çıkarak can skiyor.
Bazılari ise çok geç farkedildiği için uzuntu yaratiyor. Eminim ki, hayatımın nokta atışını yapan şu güzel yazı da karşıma gec cikageldi ve tam 29uma az kalmışken bana uyari niteligindeydi. Resmen bir mesaj vermek istiyor gibi yani... Hayatina devam ederken dikkat et, analizlerini yap diyordu. İşte bu yüzden bazen bilmekten-farkında olmaktan yada istemeye istemeye o yola girmekten nefret ediyorum. Yazı uzun ama keyifli... Fazlasıyla anlamlı.
Bayanlaaar ve baylaaar.. Simdiden bakalım hangi satırlarda kendinizi bulacaksınız diye merak ediyor ve güzel bir haftasonu dileyerek huzurlarinizdan ayriliyorum...

Güçlü kadınlar vardır, her işlerini kendileri halletmeye çalışan. Anne babaları tarafından böyle yetiştirilen. Onlar kendi paralarını kendileri kazanmak isterler. Evdeki tüm tamirat, tadilat işlerinden anlarlar. Bir erkeğe mecbur kalmadan da hayatlarını devam ettirebilirler. Faturalarını kendileri yatırırlar. Hemen hemen tüm işlerini kendileri yaparlar. Hatta etraflarının yükünü de üstlenirler. Özgürlüğü severler,dik durmayı da, güçlüdürler çünkü…
Aşık olduklarında hissederek yaşarlar. Aşklarına kurallar koymadıkları gibi büyük beklentilere de girmezler. Sevdiklerine problem çıkarmazlar. Bütün gün çalışıp durduktan sonra, akşamları yorgun da olsalar sevgilileri buluşalım dediğinde, hemencecik hazırlanıp sevgililerinin onları evden almalarına gerek kalmadan, o her neredeyse onun olduğu yere giderler.
Çoğu zaman sevgililerinin ya da kocalarının haberi bile olmaz yaşadıkları sıkıntıdan, yansıtmazlar çünkü. Para var mı, işyerinde sıkıntı mı oldu, birine canı mı sıkıldı, hiç bunlarla yormazlar birlikte oldukları erkeği. Çünkü istemezler kimse onlara acısın..!
Sonra da bir bakarlar ki, bu kadar dik durmanın ve sorun çıkarmamanın karşılığında gerçekten de kimse onlara acımaz..! Bu durum zamanla gelenekselleşir ve acınmama ile sorun çıkarmama hali yaşam tarzına dönüşür. Eskaza dayanamayıp sorunlarını paylaşmaya kalksalar, bu sefer de sorunlu kadın, kaprisli kadın, tahammül edilmez kadın damgasını yerler. Bu yüzden de terk edildiklerinde bile hiç seslerini çıkarmaz bu güçlü kadınlar!
Terk eden erkek de bilir onun ne kadar güçlü olduğunu ve onsuz da yaşayabileceğini, içinde yaşadığı fırtınalardan bihaber.
Sonra bir dosttan, eşten, ya da tanıdıktan duyarlar ki onu terk eden gitmiş, erkeğe muhtaç yaşamak zorunda olan biriyle beraber olmaya başlamış.
Erkekler çok severler böyle kadınları. Birinin ona muhtaç olduğunu görmek bir çok duygusunu okşar erkeğin. Onlara kendini erkek gibi hissettirir! Bu zayıf kadınlar erkeklere bağımlıdır.
Mesela fatura filan yatıramazlar,anlamazlar çünkü. Nerden yatırılır onu da bilmezler. Ev ya da yemek alışverişi de yapmazlar, çünkü taşıyamazlar onca torbayı. Hep yorgun olurlar, bütün gün spor salonları, kuaför, o mağaza, bu mağaza gezerler. Akşama yemek yapmaya fırsat bulamazlar. Akşam eşleri eve geldiğinde,bugün nereye yemeğe gidelim, diye sorarlar. En kötü ihtimal dışardan yemek söylerler. Zayıf kadınlar doğurdukları çocuğa bakacak gücü de kendilerinde bulamazlar, pamuklar içinde yaşamaya alışmışlardır bir kere. Kendilerini hep altın tepsi içinde sunarlar. Huysuzluk da ederler, ama bu erkeğin hoşuna gider, çünkü kadın ona muhtaçtır, söylenmeyen güçlü kadının aksine, hiçbirşeyi beğenmedikleri gibi devamlı da mutsuzdurlar. Pek teşekkür etmezler, kıskançlık krizlerini de severler. Kocasının ve sevgilisinin hayatlarını karartırlar. Erkekler bu kadınları asla terk edemezler. Çünkü o güçsüz,kırılgan bir kadındır. Ayrılırsa kurda kuzuya yem olur. Koruyup kollanmalıdır her an o!
Zayıf kadınlar hiç çökmez, buruşmaz ve yıpranmazlar. Ancak işin ilginç yanı her zaman daha değerli olanlar da onlardır. Ve geride kalan güçlü kadınlar tüm bunların nasıl gerçekleşebildiğine sadece bakakalırlar...
AYLİN KOTİL

1 yorum:

  1. Sanırım bütün bu yazıda tamamen beni anlatmış.. İçimi hayatımı yazmış.. Ne mutlu bize Güçlü Kadınlar olarak!!

    YanıtlaSil