4 Kasım 2013 Pazartesi

Buyruuun !



Yeni bir haftaya uyandık ve öncelikle çabucak geçmesini dileyerek başlıyorum :)

Öncelikle diyorum çünkü, genel olarak sabırsız ruh haline sahip olmak iş günlerinde bile  geceden gündüze değil de, çok acil olarak değil de çabuk çabuk geçmesini beklemek demektir :) Öğrenciyken, öğretmenken, yurtdışındayken, evdeyken ve sokaktayken hiç farketmedi, hep çabuk çabuk geçsin istedim içinde bulunduğum zaman... Herkes gibi zamanı durdurmak istediğim vakitler de oluyor tabiki, ama eminim çok uç noktaları istiyorumdur ozaman da...

Haftasonu sürekli sohbet ettiğim belli oluyordur şu başlangıçtan, Evet ! Çünkü 2 gün boyunca misafir ağırladım :) Gece ayrı gündüz ayrı eş-dost ve aile gruplarıyla yaptığım sohbetlerden misafirperverliğime bile sıra gelmedi :)

Gece yarısına kadar anlattığım konuları, sunduğum sofraları söylemiyorum bile çünkü misafir tipine ve geliş saatlerine göre ne bulduysam çıkardım ortaya...Bütün içecek tiplerini sıraladım, tatlı-tuzlu-meyve derken mutfak işinden çok anlıyormuşum gibi birde beylerin yaptıkları yemeklere laf ettim :) Tatlı dille anlatılan herşeyi dinledim kendime pay biçtim, uslu bir ev sahibi olmaya çalıştım çabaladım. Memnun kaldılar ise ne ala =)

Amma velakin , her ne yaparsanız yapın dikkat edilen tek şeyin misafiri ağırlama şekli olduğunu çok iyi bilirim. Çünkü biryere davet edilince, bende birtek bu hususa dikkat edenlerdenim.
Beni bilen bilir, içimden geçen herşey dilimdedir düşündüğümü  hemen söyler, karşımdakinden de çekinmemesini yada içinde tutmamasını isterim. Gel gelelim, bu rahatlık acıktığım zaman ortadan kalkar ve 2-3 kere ısrar edilmeden yemek  masasına oturamam. Evime gelen insanlarda da aynı sıkntı mevcutsa diye ısrar üstüne ısrar ederim.
'Ye, ye, yesene, biraz daha alsanıza Allah aşkına' şeklinde uzatırım da uzatırım...
Bu konuda en çarpıcı geri dönüşleri ise başta babam sonrasında erkek arkadaşım ve diet yapan kız arkadaşlarımdan fazlasıyla alır ve silkelenip kendime gelirim :)

Hissedilir bir farkla, misafir ağırlamak kesinlikle Türk kültüründe apayrı bir kurallar zinciri, zira İslam kültüründe de sürekli üstünde durulan bir konudur ki her evde farklı gibi sunulmasına rağmen büyük resme bakıldığında aynı noktada buluştuğumuz bir olgudur...
Bugün bu konuyu birde güleryüzlü misafir ilişkileri sorumlumuz Suzan ile paylaştım, kendisi Hollanda doğumlu fakat gerek iş gerekse özel hayatında misafir kültürünü iyi biliyor, en azından sıkılıp tepesi atana kadar herşey yolunda :) Kendisinden işin inceliklerini almadım tabiki de ama öğrendiğim tek şey yer-zaman-mekan ne kadar değişik olursa olsun insan aynı olunca ortaya çıkan  ağırlama şekli mutlaka ve mutlaka aynı oluyor. Bir diğer madde ise kişi kendi istemediği davranışları başkasına uygulamıyor. (Israr konusunu sadece yemek masasında seviyorum)

Günümüz kadınlarına bakarsak, çalışma hayatı ve tatil günleri gezip dolaşıp kafa dağıtma nedenlerinden dolayı da artık kimsenin kalabalık sofralarda misafir ağırlamak yada ev gezmelerinde dolaşmak işine gelmiyor. Dolayısıyla insanlar evlerinde sadece çekirdek aileleriyle ilgilenmek ve yalnız olma istekleriyle bulunuyorlar. Birde benim gibi İstanbul trafiğinde saatlerce bulunmak yerine evden çıkmam diyen bir nesil var ki apayrı bir gün ve konuda incelenecek cinsten :)

Bugünü yine mutfakta kapatıyor ve sevdiklerinizle güzel sofralarda buluşmanız dileğiyle hoşkalın diyorum...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder