10 Eylül 2013 Salı

Çocuk da yaparım, kariyer de...


Evet ! Eteğimdeki filleri ben doğurdum hatta evdeki Hello Kittyleri de :) Benim için hem bu kadar kolay hemde hiç gerçek olamayacak kadar uzak bir ihtimal Dünyaya bir çocuk getirmek !


  Kendim henüz çocuk gibi olduğum için mi yoksa domestik bir ev hanımı ruhuna sahip olamadığım için mi bilemiyorum ama evlenip barklanıp 2 de çocuk doğurdum mu tamamdır bu iş diye bakamadım olaya... Hepsi aynı anda gitmiyor benim kafamda çünkü :)
Fakat son zamanlarda gıpta ile baktığım hem başarılı iş yaşamları hemde son derece ilgili ve bilinçli annelik duygularıyla hamile olan arkadaşlarım !

Şirkette neredeyse bir doğum furyası yaşadım son 2,5 senedir. Bütün tanıdıklarım teker teker doğum iznine ayrıldılar geri döndüler hatta bebişlerini ofise getirip bana emanet ettiler :) Uzaktan davulun sesi hoş gelir misali, ''aaaay ne çabuk büyümüş bu ayol'' çığlıklarıyla bir güzel seviyorum hepsini. Tabi birde çalışan anneye sormak lazım ne denli zor onu büyütmesi...

Bugün mutfaktaki sohbetimiz esnasında farkettim ki çalışan ve hergün gelişen kadının önünde hamilileik bile bir engel değil ve haklarını bilerek iş yaşantısını sürdüren başarılı birer anne onlar...

Bende biraz hamilel kadınların iş yaşantısındaki yerini sorgularken baktım ki Ülkemizde kadın-erkek eşitliğine yönelik çabalar 19. yy'da başlamış . Neredeyse başlamayacakmışş :))) Bu çabalar o dönmlerde kadınların hayatında sınırlı değişimlere yol açmıştır.
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurduğu 1923 yılını izleyen ilk on yılda Atatürk'ün önderliğinde gerçekleştirilen devrimlerle de kadının toplumdaki yeri yeniden yapılandırmaya gitmiş büyük bir toplumsal değisim gerçeklestirilmistir. Gerçi ozamanki resimlerle şuanki resimler arasındaki uçurum farkı görebiliyorsanız üzüntümü paylaşıyorsunuzdur :(

Neyse ki; kadının iş yaşantısındaki hukuki düzenlemeleri de şüphesiz başarılarının belirleyici bir unsuru olmuştur. Ben haklarım olmadan kılımı kıpırdatmam mesela :)

Olayın özü; belki birgün benim de işime yarayacak bu bilgilerle sizleri başbaşa bırakırken bende eğer bir bebğim olsa ve bana benzese nasıl olacağını düşünüp kafayı sıyırmaya gidiyorum :)

Doğum İzni derki :
Temel ilke, ilişki, şekil, usûl, hak, sorumluluk, ceza, iş güvenliği, izin, ücret, çalışma, iş sözleşmesi, sözleşme çeşitleri hakkında tanım ve açıklamalar 4857 Sayılı İş Kanunu’nda düzenlenmiştir.

İş Yasası’nın 74. maddesine göre Kadın işçilerin doğum izni, doğumdan önce sekiz ve doğumdan sonra sekiz hafta olmak üzere toplam 16 haftadır.

Çoğul gebelik halinde doğumdan önce çalıştırılmayacak sekiz haftalık süreye iki hafta daha eklenir.
  • İşçinin istemesi ve sağlık durumunun uygun olduğunun hekim raporu ile belgelenmesi durumunda doğumdan önceki üç haftaya kadar işyerinde çalışabilir. Bu durumda, kadın işçinin çalıştığı bu süre doğum sonrası sürelere eklenir.
  • İşçinin çalışmasının sakıncalı olduğunun (Düşük riski gibi) doktor raporu ile belirlenmesi durumunda doğumdan önce ve sonraki toplam onaltı haftalık süre arttırılabilir.
  • Kadın işçinin isteği üzerine kendisine onaltı haftalık sürenin tamamlanmasından ya da çoğul gebelik halinde onsekiz haftalık süreden sonra altı aya kadar ücretsiz izin verilir.
  • Bir yaşından küçük çocuklarını emzirebilmeleri için günde toplam bir buçuk sat süt izni verilir. Bu sürenin hangi saatler arasında kaça bölünerek kullanılacağını işçi kendisi belirler. Bu süre günlük çalışma süresinden sayılır.

  • http://www.sendika.org/2004/08/hamilelik-dogum-izni-ile-emziren-kadin-iscilerin-haklari/
     İş hayatınızı sağlıklı şekilde sürdürebilmek için dikkat etmeniz gereken bazı önemli detaylar varmış, bunları sıralarsak:
    • Bilgisayar başında çalışırken mutlaka küçük molalar verin. Kalkın ve derin nefesler alarak, biraz yürüyün.
    • Masada otururken arada bir kollarınızı ve bacaklarınızı esnetin.
    • Kesinlikle ağır şeyler kaldırmayın!
    • Eğilmeniz gerekirse sırtınızı ve belinizi zorlamadan, yavaş yavaş eğilin.
    • Sandalyenizin yükseklik ayarını, ayaklarınız yere tamamen değecek biçimde ayarlayın. Hatta mümkünse ayaklarınızı küçük bir tabureye ya da sandalyeye uzatarak oturun.
    • Uzun süre ayaktaysanız, sık sık mola verin.
    • İşler ne kadar yoğun olsa da, yemek saatlerini atlamayın.
    • Elinizin altında mutlaka dolu bir şişe su bulundurun.
    • Sigara dumanından ve kimyasal maddelerden uzak durun.
    • En az iki saatte bir tuvalete gitmeye özen gösterin.Kendinize kesinlikle yüklenmeyin. Yoğun günlerde ve yorgun hissettiğinizde eve daha erken gidin.
    Herşeyden önemlisi günümüz Dünyasına çocuk getirmek için çok çok iyi düşünün ! Eğer isteyerek veya istemeyerek de olsa çocuk sahibi oluyorsanız aileniz ve eşiniz ile güzel ve herkese hayırlı evlatlar yetiştirin :)

    Hiç yorum yok:

    Yorum Gönder