19 Temmuz 2013 Cuma

HeyoOOo Mutfak

Bugün izinliyim ama mutfakta gezinen bir hayaletim var :)

Bu sabah itibariyle yazlığımızın mutfağında olmayı planlıyorum. Hatta anneme birkaç sipariş verdim, beceremediğim ve yemek için delirdiğin kurabiye-böğrekleri hazırlaması için, bakalım ne zaman midemde olurlar...
Bugünkü konumuz yemek yemeyi çok seven, pastane ürünleriyle bir hayat geçirebilecek kadar çeşide ve karbonhidrata düşkün olan bendenizin, neden hiç yemek yapma alışkanlığı edinmemesi üzerine olsun öyleyse.
Madem izinliyim, madem hayaletim oralarda dolaşıyor madem bedenim farklı bir mutfakta yazı yazıyor biraz anne üzerinden dedikodu yapalım :)
Evin küçüğü olmakla beraber iki kız kardeş olarak büyütülen ben, mükemmel temizlik çamaşır ütü olaylarıyla tanınmış fakat asla mutfak işinden anlamayan, anlaması beklenmeyen bir evlad olarak yetiştirildim. Ablamın tam zıttı olarak yani !
Evet annem beni böyle yetiştirdi ! Ne zaman atıştırmak için mutfağa girsem ' sen git biz hazırlarız, sen ortalığı dağıtma bana söyle' cümleleriyle tepsiyi elime tutuşturup beni doooğru televizyon odasına yollardı.
gel zaman git zaman üniversite için başka şehire taşınan ben mükemmel bir ev hanımı-arkadaşı bulup evin tüm işlerini üzerime almakla beraber sadece yemek yapma-yemeklik market alışverişi ve bulaşık yıkama faslını bile sevgili Şery'ciğime bıraktım. Hayatımın en rahat 4 senesini geçirdim :)

Amerikadaki öğrencilik hayatımda ise birkaç denemem oldu itiraf etmeliyim ki.. Türk kobaylarım tarafından beğenilen pilav,kurubaklagil ve patates püresi denemelerim toplasak 5i geçmedi. Çünkü zaten onlara ne versem yerlerdi şu ev hasreti yani 'homesick' durumlarından.
Hazır çorbalar yanımda 20-30 paket şeklinde istanbul'dan götürüldü, orda sınırlı sayıda bulduğum peyaz peynir siyah zeytin ve yogurt 3lemesi derdime deva oldu...Türk eşim-dostum besin takviyesi yaptılar ama ben herzaman hazır yemek yemekten hoşlandım malesef. Kolaya kaçan yapım, fast food kültürüm, aburcuburla bir gün geçiren çocukluğum beni reflüye kadar götürdü zira...

Şuan tüm anlattıklarıma bakıyorum da fazlası var eksiği yok, anneme sorsam 'saçmalama ben sana hep öğretmek istedim ama sen kaçtın ' der. Evet gerçekten de öyleydi belki ama içimden hergün yemek yapmak hiç geçmedi belliki geçmeyecekte. Ben saatlerce hazırlanan bir sofranın 5.dakikası bitti kalkabilir miyim? diyen evin, büyümeyen bir çocuğuyum. Sırf bu huyum yüzünden evde kalabilirim (erkeğin mide-kalp yolu burdan geçiyorsa)  hatta gittiğim şık restoranlarda yarım kadehle bütün mezeleri bitirip sonrasında hemen karnımı doyurup bol bol içme uyumsuzluğumu ilan bile edebilirim. Gerçi kendime fazla da haksızlık etmemeliyim çünkü yaş geçtikçe herşeyin doğalına ve azına kaçıyor insan..
Ayrıca bu durum,  mükemmel bir ev hanımı olan annemden ve ablamdan herşeyi duyduğum, teoride de bilmediğim anlamına gelmez.
Mesela geçenlerde birilerinin lafına karışıp , o yemek olmadıysa bir gece önceden ıslatıp bekletmediğin için olmamıştır diyebiliyorsam 'Ne mutlu bana ' :)

Ben şimdi gidip biraz yoğurt biraz meyve yemeliyim, zira mükellef bi kahvaltı sofrası hazırlamaya hiç halim yok. çok isteyen kalkıp bana da hazırlasın :) Vakti gelince nasılsa bende hazırlarım...

hoşça ve tokça kalın :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder